Sermaye piyasasında aracılık faaliyetleri, halka arza aracılık, alım satıma aracılık ve türev araçların alım satımının yapılmasına aracılıktan oluşur.

Halka arza aracılık, alım satıma aracılık ve türev araçların alım satımının yapılmasına aracılık faaliyetleri SPK Kanun'un 31 inci maddesi uyarınca Kurul'dan yetki belgesi almış aracı kuruluşlarca yapılabilir. Kanun'un 34 üncü maddesi uyarınca Kurul, her bir aracılık faaliyetinin ayrı kuruluşlar tarafından yapılmasına ilişkin düzenlemeler yapmaya yetkilidir.

Bir ülke ekonomisinin sağlıklı ve düzgün bir biçimde işlemesinin temel ayaklarından biri, hatta belki de en önemlisi, sağlam bir finansal sistemin oluşmasına bağlıdır. Finansal sistemin sağlamlığı ise kendisinin bir parçası olan aracı kurumların ya da finansal aracıların düzgün işlemesine bağlıdır. Bir finansal sistemin en önemli işlevi; fon sahiplerinin ellerinde bulunan ve kullanılmayan, yani atıl olan, fonları belirli bir getiri karşılığında sistem içerisine çekip, yatırım fırsatı olan ancak yeteri kadar fonu olmayan girişimcilere belirli bir bedel karşılığında kiralamaktır. Yukarıda anlatılan süreç ne kadar sağlıklı ve düzgün işlerse, genel ekonomik hayat da o kadar rahat işler.

Bu önermenin ne kadar doğru olduğunun en büyük kanıtı 2000 Kasım ve 2001 Şubat, Türkiye ekonomik krizidir. Bu krizin önemli bir nedeni de, en büyük aracı kurum olan bankaların “yanlış” yönetilmeleri ve bir şekilde “içlerinin boşaltılması”dır. İşlevi ve önemi bu kadar büyük olan aracı kurumları tanımlamak gerekirse, aracı kurum; kişi ve kurumlardan fon toplayarak elde ettiği mevduatı, fon talebi içerisinde olan kişi ve kurumlara veren kurum olarak tanımlanabilir. SPK Kanunu’nda aracı kurum olarak tanımlanan kurumlar, bankalar, yatırım bankaları ve aracı kuruluşlardır. Bu iki yapının benzer özellikleri olduğu gibi farklı özellikleri de bulunmaktadır. İlk olarak bankalar, bankacılık faaliyetleri konusunda Bankalar Kanunu’na tabiyken, aracı kuruluşlar da SPK hükümlerine bağlıdırlar. Ancak bankalar kendi çıkardıkları menkul değerler haricindeki işlemlerden dolayı SPK kanunlarına tabi olmak zorundadırlar.

Ülkemizde aracı kurum olmak için gerekli olan şartlar aşağıda sıralanmıştır:

Anonim ortaklık şeklinde kurulmuş olmaları,

Hisse senetlerinin tamamının nama yazılı olması,

Hisse senetlerinin nakit karşılığı çıkarılması,

Esas sözleşmelerinin SPK Kanunu hükümlerine uygun olması,

Kurucuların müflis olmadığının veya yüz kızartıcı bir suçtan dolayı hükümlülüklerinin bulunmadığının tespit edilmiş olması,

Ödenmiş sermayelerinin Seri: V, No: 34 sayılı Tebliğ uyarınca alım satım aracılığı, halka arza aracılık, repo-ters repo, portföy yöneticiliği ve yatırım danışmanlığı yetki belgelerinin tamamı için aranan asgari öz sermaye tutarından az olmamak kaydıyla Kurul’ca belirlenecek tutardan az olmaması ve Kurul’ca belirlenecek esaslar çerçevesinde blokajın yapılmış ve/veya teminatların yatırılmış olması,

Kurucuların aracı kurum kurucusu ve ortağı olmanın gerektirdiği mali güç ve itibara sahip olmaları gerekmektedir.